17/10/2021

Karar Verirken Unutma!!

İTÜ Birliğin saygın üyeleri

Derneğimizin son 3 yıldır görevde bulunan yönetiminden bir İTÜ mezunu olarak kesinlikle memnun değilim. Aslında yönetim derken, sayın Başkandan söz ediyorum.

Aldığı her kararla, Derneğimizi sıkıntıya sokan bu arkadaşımız oldukça kötü bir yönetim performansı gösterdi.

Oy verirken bunu unutma! Resimde görebileceğiniz halı ülkemizin saygın mimarlarından birisi merhum Sezar Aygen tarafından çizilmişti. Bu halı Sezar ağabeyimizin özel girişimi ve ricasıyla Samur Halı tarafından dokunmuştu. Ciddi bir bedel ödenmişti. Değerdi! Çünkü Aslında bir sanat eseri! Büklüm sok No:71’de bulunan İTÜ Evinin girişindeydi. Bir kaçak yapılanma sonucunda üzerinde çimento torbaları, harç, mala kürek olan bu halıya yapılan sizce nedir? bunu yapan Serap Çatalpınar’a mı oy vereceksiniz?

Bu dönemde Derneğimizin demirbaşında olan sanat eseri halılar üzerinde çimento karıldığını gördük. Dernek defalarca müstecir değiştirdi, bu değişim kararlarının çoğu hiçbir ihale, duyuru ya da çağrı yapılmadan oldu.

Dernek ve Derneğin sahibi olduğu vakfımız borç sarmalında daha da büyük bir sorun yaşar oldu. Burslar yeterli düzeyde değil. Dernek başkanı birkaç çocuğa verilen bursları başarı sayıyor, ama bu konuda başarılı olduğumuzu söylemek mümkün değil. Yüzlerce öğrenciye borç veren malı mülkü olmayan ama mükemmel yönetilen İstanbul Mezunlar Derneği’ne bakın ve durumun vahametini görün.

Öyle kötü yöneten bir başkanımız var ki, İzmir’de depremden zarar görmüş aslında yıkılması gereken bir binayı İmar Barışıyla yasal hale getirip, harcını ödeyip, makyajlayıp, bir müstecire kiraya verdi. Üstelik bu bina İzmirli meslektaşlarımızın elinden resmen gasp edildi. Mahkeme kararı olmasına rağmen geri iade edilmedi.

Her neyse, müstecire kiralanan binaya o müstecir servet harcadı, sonra feci İzmir depremiyle tamamen yıkıldı bina.

Yani Dernek Başkanımız, aldığı kararla enkaza para gömdü!

Ben bir mühendisim, sağ elimi Türk Bayrağına sol elimi diplomama koyup bir yemin ettim. Ancak bir inşaat mühendisi olan dernek başkanımız, iktidarın aslında doğal felaketlerle kitlesel ölümlere yol açan İmar Barışından koşa koşa yararlanmaya kalktı. Kimseye sormadı, görüş almadı.

Benim için böyle bir başkana ibra oyu vermek mümkün değil.

Yetmedi, Dernek Başkanımız şimdi de Kızılay’da İTÜ Akademi adı altında dersane açtı. Sizlere soruyorum: İTÜ adını bu şekilde ne hakla ve kim kullanabilir? Bu nasıl bir vurdumduymazlık, nasıl bir kural tanımazlıktır.

Sayın Başkan kendisini eleştiren herkese küsen, insanlarla tartışarak fikrini kabul ettiremediği için, kararı alıp yönetiminin önüne imza için koyan birisi. Yani aslında bu demokrasiyle, hukukla ilgili bir durum.

Şöyle açayım: Anımsarsanız 25 Mart 2018 tarihinde bu binada yapılan ve bize hiç yakışmayan bana göre hukuk dışı, anti demokratik, adil olmayan genel kurulda da tıpkı bugün olduğu gibi görsel ve işitsel kayıt yapılmıştı.

Bu genel kurulda ben aday değildim, ama bu hukuksuzluğa karşı iptal davası açtım. Mahkemede iptal talebimiz yerinde görülmedi. Bu konuda itiraz ettik ve vazgeçmeyeceğim, ancak derdim bu değil. Karara saygılıyım. Ama o genel kuruldaki video ve ses kayıtlarını istememize rağmen toz buz oldular. Mahkemeye verilmedi. Bitmedi! Sayın Başkanın karşısında aday olan Mehmet Duran ve arkadaşlarının verdiği muhalefet şerhi de Genel Kurul tutanaklarında yoktu.

Bunu neden söylüyorum?

Demokrasiye inanmayan, başkalarının haklarına inanmayan, genel kurul kayıtlarını sunup ibraz edemeyen bir başkanın bu dernekte bana göre işi yok. Bu doğru değil.

Bana birisi çıkıp İTÜ, dernek ya da vakıf adına bu başkanın iyi yaptığı tek bir şey söylesin? Yok!

Derneğimize tekrar huzurun, saygının, barışın, refahın ve gençlerin seslerinin geldiği güzel günleri görmek adına, adımızda olan birliğin tekrar oluşmasını diliyor, saygılarımı sunuyorum.

Oy verirken bunları unutma! Demokrasi, hukuk ve değer tanımaz bu başkana oy verme!